Telegram Web Link
Rasûlullah ﷺ şöyle buyurdu:

"Bu ayda kim bir hayır işlerse başka zamanlarda bir farzı yerine getiren kimse gibi sevap kazanır. Bir farzı edâ eden de, başka aylarda yetmiş farzı yerine getiren gibi sevap kazanır."

📚 İbn-i Huzeyme, Sahih 3 192.
Müslüman bilmelidir ki sıdk; tüm hayırların anahtarı ve tetikleyicisi, yalan da kötülük ve şerrin anahtarıdır.

"Doğruluk iyiliğe götürür; iyilik cennete ulaştırır. Kişi doğrulukta devam eder durur, sonunda Allah katında sıddık olarak yazılır. Yalan fücura götürür; fücur ise ateşe götürür. Kişi yalan
söylemeye devam eder, sonunda Allah katında yalancı olarak yazılır."³

Bizim doğrulardan olmak için gösterdiğimiz her çaba aynı zamanda Allah'ın razı olacağı daha büyük hayırlara bizi sevk eder. Bunun nedeni sıdkın Allah'ın yanındaki değeridir. Allah (cc) sözünde, vaadinde ve fiillerinde sadık olduğu gibi kullarından da bu sıfata sahip olanları sever. Sevdiği kullarına hayrın yollarını kolaylaştırır. Onları kendi yardımıyla muvaffak kılar hayırlara. Sonucu cennet olan bir hayırlar silsilesiyle onları mükafatlandırır.

Yalan ise Allah'ın münezzeh olduğu ve kullarında çirkin gördüğü en çok buğz ettiği münafıkların hasletidir. Allah (cc) yalancıdan yardımını çeker, onu habis nefsiyle baş başa bırakır. Ve insanın tabiatında var olan fucura meyil insana hükmetmeye başlar. Her yalan Allah'tan (cc) biraz daha uzaklaşma buna bağlı olarak onun yardım ve dostluğundan mahrum olmadır.


3. Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi


Ebu Hanzala
Müslümanların Allah'a Karşı Sorumlulukları
وَاَتِمُّوا الْحَجَّ وَالْعُمْرَةَ لِلّٰهِۜ فَاِنْ اُحْصِرْتُمْ فَمَا اسْتَيْسَرَ مِنَ الْهَدْيِۚ وَلَا تَحْلِقُوا رُؤُ۫سَكُمْ حَتّٰى يَبْلُغَ الْهَدْيُ مَحِلَّهُۜ فَمَنْ كَانَ مِنْكُمْ مَر۪يضًا اَوْ بِه۪ٓ اَذًى مِنْ رَأْسِه۪ فَفِدْيَةٌ مِنْ صِيَامٍ اَوْ صَدَقَةٍ اَوْ نُسُكٍۚ فَاِذَٓا اَمِنْتُمْ۠ فَمَنْ تَمَتَّعَ بِالْعُمْرَةِ اِلَى الْحَجِّ فَمَا اسْتَيْسَرَ مِنَ الْهَدْيِۚ فَمَنْ لَمْ يَجِدْ فَصِيَامُ ثَلٰثَةِ اَيَّامٍ فِي الْحَجِّ وَسَبْعَةٍ اِذَا رَجَعْتُمْۜ تِلْكَ عَشَرَةٌ كَامِلَةٌۜ ذٰلِكَ لِمَنْ لَمْ يَكُنْ اَهْلُهُ حَاضِرِي الْمَسْجِدِ الْحَرَامِۜ وَاتَّقُوا اللّٰهَ وَاعْلَمُٓوا اَنَّ اللّٰهَ شَد۪يدُ الْعِقَابِ۟
Hac ve umreyi Allah için tamamlayın. (Hac veya umre vazifesini tamamlamaktan herhangi bir özür nedeniyle) alıkonursanız kolayınıza gelen bir kurban (gönderin). Kurban yerine ulaşıncaya kadar tıraş olmayın. Sizden kim hasta olur ya da başında (ona eza veren) bir şikayeti olur ise fidye olarak oruç tutması, sadaka vermesi veya kurban kesmesi gerekir. (Engeller kalkıp) emniyete kavuştuğunuz zaman kim hac zamanına kadar umreden faydalanmak ister ise kolayına gelen bir kurban (kessin). (Kurbanı) bulamayan da üç günü hacda yedi günü de döndükten sonra olmak üzere tastamam on gün oruç tutsun. Bu (fidye), ailesi Mescid-i Haram (mıntıkasında) oturmayanlar içindir. Allah’tan korkup sakının ve bilin ki Allah, cezası çetin olandır.

(2/Bakara, 196)
Kulun Rabbine Karşı Sadık Olması


Dünyaya geldiğimiz andan son nefesimize kadar her şey Allah'ın (cc) rızasına uygun olmalı, bu yolda çaba göstermeliyiz. Kulluk dediğimiz şey de budur. Kulun köleleşerek özgürlüğü tatması fanilerin kulluğundan azade
olup alemlerin Rabbine kul olmasıdır. Allah'la aramızdaki hukuka kulluk diyoruz. Allah'ın bizlerden istediği kulluğu sıdk üzere yapmak sadıklarla beraber olmak ve sıdk üzere
onunla karşılaşmaktır.


Ebu Hanzala
Müslümanların Allah'a Karşı Sorumlulukları
Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:

“Kur’ân okuyunuz! Çünkü o, kıyamet günü kendisiyle hemhâl olan kişilere şefaatçi olarak gelecektir.”


 (Müslim, Müsâfirîn, 252)
Allah'a Verilen Sözlerde Sıdk


İnsan hayrı temenni eder, hayrı sevme fıtratıyla yaratılmıştır. Ancak nefis dünyaya meyyal ve onun süsünü elde
etme noktasında tamahkârdır.

Bu durum insanı nefsinin ihtiyaçlarını öncelemeye Allah'a kulluğunun gereklerini ertelemeye sevk eder. Yapmak istediği hayırları, ertelediği sorumlulukları ise Allah'a sözler vererek kendince garanti altına alır. 'Çocuklar büyüsün vallahi vaktimin çoğunu İslam davasına adayacağım...',

'Allah (cc) bana imkan ve genişlik verirse malımın şu kadarını düzenli infak edeceğim.', 'Rabbim yolunda cihad etmeyi nasip etsin gözümü kırpmadan kendimi feda edeceğim.', 'Allah (cc) boş zaman ihsan ederse ibadetlerime ve manevi hayatıma azami dikkat göstereceğim.'

Sözler, sözler, sözler...

İnsan bilmez ki kendi unutkan olsa da Rabbi hiçbir şeyi unutmaz ve iddia sahiplerini mutlaka iddialarında sınar. Ta ki doğruluk ehliyle yalancı olanlar birbirlerinden ayrılsınlar.

"Elif. Lam. Mim. İnsanlar, imtihandan geçirilmeden, sadece 'İman ettik' demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar? Andolsun ki, biz onlardan öncekileri de imtihandan geçirmişizdir. Elbette Allah, doğruları ortaya çıkaracak, yalancıları da mutlaka
ortaya koyacaktır."⁴


4. 29/Ankebut, 1-3


Ebu Hanzala
Müslümanların Allah'a Karşı Sorumlulukları
Onlardan biri de; Ebu’s-Sahbâ Sıla b. Eşyem el-Adevî, Allah’ın Kitabı’ndan nasihat almış, Allah’ın kullarına sevdirilmiş biri.
Musibetlere tevekkül edip sabreden, karanlık geceleri ayakta geçirip zikreden biriydi.
Derler ki: Tasavvuf, tevekkülü ve terakkiyi müşahade ederek, dimdik durmak ve bol bol sevap kazanmaktır.

Ebu’s-Selîl der لكل :Sıla el-Adevî’nin yanına gidip: “Allah’ın sana öğrettiklerinden bana da öğret” deyinee şöyle karşılık verdi: “Senin bu durumun, benim Resûlullah’ın (sallallahu aleyhi vesellem) ashabına bir şeyler öğrenmek için gitmeme benziyor. Ben de onlara gitmiş: “Allah’ın size öğrettiklerinden bana da öğretiniz” demiştim. Bana: “Kur’an’dan öğüt al ve onunla Müslümanları öğüt ver. Gücün yettiği kadar Allah’a çok dua et. Sapıklığı sebebiyle kim vurduya gidip sopayla öldürülenlerden olma!”

Sonra şöyle devam etti:“Ey filan oğulları! Böylesi bir durumda kişinin insan ayağıyla mı yoksa domuz ayağıyla ezilip öldürüldüğüne aldırış etmem!
«Biz müminleriz» deyip imandan hiç nasİbi olmayanlardan da sakın. Bu
kişiler de Hâricilerdir!”


📖 Ebu Nuaym Hilyetul Evliya
🩸 Tağuta Küfr etmek / @El_KufruBit_Tagut

🏜 Yazısız Fon Resimleri / @Nature_islamic

📖 Pdf / Tevhid Kitab Evi / @TawhidBook

🎧 Neşidler / @Best_islamic_Nasheeds

🔆 Hunefe / @Milleti_ibrahim
Müslüman Rabbine verdiği sözlerde dikkatli olmalıdır. Bir söz vermişse bunu hayatına serlevha etmeli, sözünün eri olmak için elinden geleni yapmalıdır. Allah (cc) yalanla aldatılacak, oyalanacak bir varlık değildir.

O El-Aziz'dir, El-Mütekebbir'dir. O'nun sıfatlarından biri, gazaba gelmektedir. Kulun dünya ve ahiret saadeti, O'nun rahmeti, affı, keremi olduğu gibi dünya ve ahiret bedbahtlığı, O'nun kula olan gazabıdır. Allah (cc) kullarından en sevdikleri ona verdikleri sözlerde sadık olanlardır.Bu sebepten sıdk mertebesini Rasûllerden sonra ikinci mertebe kılmıştır. O'nun (cc) en çok gazab ettikleri O'nu hakkıyla tazim etmeyen, O'nu önemsemeyen kullarıdır. Bu sebeple sözlerinde durmayanları dünya ve ahirette azabın çetin olanıyla korkutmuştur.

Allah'a verdiği sözde duran yiğit Enes bin Nadır (r.a)Bedir savaşına katılamadı ve "Allah müşriklerle karşılaşmayı
nasip ederse insanlar benim neler yapacağımı görecekler" dedi.
Allah ona Uhud'a katılmayı nasip etti.

"Uhud savaşında, Rasûlullah'ın öldürüldüğüne dair şayialar yayılıp da İslam ordusu dağılmaya başladığı sıralarda ensar ve muhacirlerden bazı sahabeler beraber silahlarını atıp oturmuşlardı. Enes b. Nadr onlara:

Niçin oturuyorsunuz? diye sordu.

Onlar da:

Oturmayıp da ne yapalım? Rasûlullah vurulmuştur, artık ne yapabiliriz? dediler.


Ebu Hanzala
Müslümanların Allah'a Karşı Sorumlulukları
Sabit’in naklettiğine göre Sıla b. Eşyem ve arkadaşları otururken yanlarından eteklerini yerde sürüyen bir genç geçti. Sıla’nın arkadaşları onu dillerine dolayıp ağır bir şekilde eleştirmek istediler. Sıla delikanlıya “Yeğenim! Senden bir şey rica edeceğim” dedi. Delikanlı “Nedir?” deyince, Sıla “Elbisenin eteğini toplamanı istiyorum” dedi. Delikanlı “Peki! Başım gözüm üstüne” deyip eteğini topladı. Sıla arkadaşlarına şöyle dedi: “Böylesi sizin yapmak istediğinizden daha güzel oldu. Eğer ona hakaret edip camm
”.sıksaydınız, o da size hakaret ederdi

Muâze’nin naklettiğine göre Sıla’nın arkadaşları birbirleriyle karşılaştıklarında birbirleriyle kucaklaşırlardı.



📖 Ebu Nuaym Hilyetul Evliya
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Er-Rahmân ve Er-Rahîm olan Allah’ın adıyla (okumaya başlıyorum.)


اِنَّٓا اَنْزَلْنَاهُ ف۪ي لَيْلَةِ الْقَدْرِۚ
Hiç şüphesiz, biz o (Kur’ân’ı), Kadir gecesinde indirdik.

(97/Kâdir Suresi, 1)

وَمَٓا اَدْرٰيكَ مَا لَيْلَةُ الْقَدْرِۜ
Sen, Kadir gecesinin ne olduğunu nereden bileceksin?

(97/Kâdir Suresi, 2)

لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِنْ اَلْفِ شَهْرٍۜ
Kadir gecesi, bin aydan daha hayırlıdır.

(97/Kâdir Suresi, 3)

تَنَزَّلُ الْمَلٰٓئِكَةُ وَالرُّوحُ ف۪يهَا بِاِذْنِ رَبِّهِمْۚ مِنْ كُلِّ اَمْرٍۙۛ
Melekler ve Ruh (Cibril), onda, Rablerinin izniyle her bir iş için inerler.

(97/Kâdir Suresi, 4)

سَلَامٌ۠ۛ هِيَ حَتّٰى مَطْلَعِ الْفَجْرِ
O, fecrin çıkışına kadar esenliktir.

(97/Kâdir Suresi, 5)
Sizin, O'ndan başka kulluk ettiğiniz şeyler, ancak sizin ve atalarınızın uydurup adlandırdığı şeylerdir. Allah, onlara hiçbir güç ve yetki vermedi. Hüküm yalnızca Allah'ındır; kendisinden başkasına kulluk etmemenizi emretmiştir. Dosdoğru din yalnızca budur. Ancak insanların çoğu bu gerçeği bilmezler.

( Yusuf-40 )
İ𝐥𝐢𝐦 𝐀𝐦𝐞𝐥𝐝𝐞𝐧 𝐎̈𝐧𝐜𝐞𝐝𝐢𝐫
Müslüman Rabbine verdiği sözlerde dikkatli olmalıdır. Bir söz vermişse bunu hayatına serlevha etmeli, sözünün eri olmak için elinden geleni yapmalıdır. Allah (cc) yalanla aldatılacak, oyalanacak bir varlık değildir. O El-Aziz'dir, El-Mütekebbir'dir. O'nun…
Enes:

__ Rasûlullah öldükten sonra siz yaşayıp ne yapacaksınız? Kalkın, o hangi yolda öldürülmüşse siz de o yolda ölün. Vallahi şu anda cennetin kokusunu alıyorum, dedi ve düşmana doğru ilerleyerek şehit oluncaya kadar savaştı."⁵

Cesedi bulunduğunda kılıç darbelerinden dolayı parçalandığı için kardeşi onu ancak parmaklarından tanıyabiliyor. Bu olaydan sonra:

"Müminler içinde Allah'a verdikleri sözde duran nice erler vardır..."⁶ nazil oluyor.

Enes (r.a): "Biz bu ayetin Enes bin Nadr ve benzerleri hakkında indiğini düşünürdük." demiştir.

Allah'a verdiği sözde sadık olan bu yiğit ve onun 1400 yıldır Kur'an ile tasdik edilmiş sıdkı...

Öte yandan Allah'a verdikleri sözde durmayanların acı misalleri vardır.

"Allah bize mal verseydi biz de infak ederdik." diyen sahabeler vardı. Allah (cc) bu iddialarında onları imtihan etmek için mal verdi ve şu ayetlerin inmesine neden oldular.

"Onlardan kimi de, Eğer Allah lütuf ve kereminden bize verirse, mutlaka sadaka vereceğiz ve elbette biz salihlerden olacağız! diye Allah'a and içti. Fakat Allah lütfundan onlara (zenginlik) verince, onda cimrilik edip (Allah'ın emrinden) yüz çevirerek
sözlerinden döndüler. Nihayet, Allah'a verdikleri sözden döndüklerinden ve yalan söylediklerinden ötürü Allah, kendisiyle karşılaşacakları güne kadar onların kalbine nifak (iki yüzlülük)
soktu."⁷


5. Buhari, Müslim
6. 33/Ahzab, 23
7. 9/Tevbe, 75-77


Ebu Hanzala
Allah'a Karşı Sorumlulukları Müslümanların
2025/02/23 18:34:47
Back to Top
HTML Embed Code: